Yazı yazmanın ferahlatıcı etkisinden uzak kalamıyorum bugünlerde. Uymam gereken rutinlere yeniden dönüyorum. Bu açıdan da gayet memnunum. Bir şeyler yapılması gerekiyorsa yapılmalı. Elbette bu söylediğim yazı için geçerli değil. Yapmak istediklerimle alakalı. Ders çalışmak, bir şeyler izlemek gibi. Bunların olması gerekiyor ki, ilerleme kaydedebileyim. Hayatın içinde istenen şeyler de biraz bunla alakalı sanırım. Beklentilerimizi karşılaması ve bize bir şeyler vermesi gibi kurgular üzerinden yürüyor.
Bugün Amazon Kindle fiyatlarına baktım 3G'lisi 380 tl. Fiyat olarak bana gayet uygun geldi. Touch özelliği var elbette. Normalleri 240 tl de bulunabiliyor ama onlar yerine touch almak çok daha mantıklı duruyor. Bir sürü e-book birikti. Onları okuyabilmek için touch'dan kesinlikle bir tane edinmek lazım. Başka türlü olmaz zaten. Ancak o şekilde o kitaplar eritilebilir. Bilgisayardan okunması biraz zor açıkcası. Bu açıdan bakıldığında touch almak her açıdan mantıklı durmakta.
Bir şeyler için para biriktirmem lazım ama öncesinde sigarayı bir an önce bırakmam gerekiyor. Sigaradan biran önce kurtulabilirsem işler bir nebze rayına girecek gibi gözülüyor. Maddi açıdan bir şeyler yapmak lazım. Harcamaları kısmak lazım bu dönemlerde. Başka seçenek gözükmüyor zaten. Okulda sote'ye de üye olacak gibiyim. Masraflar baya aşağıya inmiş oluyor. Bunlar alternatifler ve bu alternatifleri iyi değerlendirmek gerekiyor.
Kitap okuma açlığı artıyor bugünlerde. Daha fazla okunacak şey birikiyor ve onları zamana yavaşca yayarak eritmeyi planlıyorum. Ders olayında da belli bir sistematik oturdu. O sistematik üzerinden yürüyeceğim. Konuları fazla biriktirmeden eriterek. Yapılması gereken bir sürü şey var ve liste zamanla artıyor. Ben işin bu kısmını da çok seviyorum. Böyle olması insana huzur veriyor.
Müzik hayatımda cidden büyük bir öneme sahip. Biraz önce grubumuzun gitaristi Mehmet bize geldi. Biraz sohbet ettik. Olaylara baktık. Neler olabileceğini düşündük. Umut verici şeyler olacak diye düşünüyorum. Arkada Chimaira çalıyordu bu esnada. Adamların atmosferi baya baya bir gaz. Bu atmosfer içinde olmaları da ya da adamlara baktığımda benim düşündüğümle aynı şeyi görmem de, aslında benzer şeyler yaptığımızın bir göstergesi. Aynı kültürü paylaşıyoruz. Onlar orada biz ise buradayız ama hissettiklerimiz çok benzer.
Müziğe cidden zaman ayıran insanlar, müziğin insana nasıl olumlu bir etki yaptığını daha yakından göreceklerdir. Bunu net olarak anlayabilmek için bu kültürü de bilmek lazım. Hayattan koptuğumuzda ya da bir şeyler zor gelmeye başladığında, bu müzik insanın hayata tutunmasını sağlıyor. Öyle ya da böyle, hayatın içinde bir rol almasında etkili. Hayatımızı etkileyen bir sürü şey var ve en başında ilgilisi için de müzik geliyor. Bu hayatta çok fazla kopuk şey var ve müzik bunları anlamlandıran kavramların başında yer alıyor. Nasıl baktığımız ve nasıl kavradığımız çok önemli.
Death metal ise benim için türün en önemli tarafını teşkil ediyor. Hayatımda ne yapmak istediğimi şekillendirmeye başladığım zamanlar, bu müzikle tanıştığım zamanlara geliyor. Nasıl baktığımı ve nasıl gördüğümü daha iyi anlıyorum şimdilerde. Elimdekilerin kıymeti ve bilmediğim şeylerin çemberinin de beni sarışı burada başlıyor. Hep hayat için bir nedene ihtiyacımız var. Bu büyük anlamda benim açımdan müzikti. Olması gereken buydu. Diğer türlü olması da beklenemezdi. Nasıl bakacağımız ve nasıl algılayacağımız burada önemli aslında.
Hayat hep devam ediyor. Müzikle daha güzel ve daha anlamlı. Kendimize ait olanın bir parçası da bunun içinde yer alıyor. Bu parçalardan, parçalanmışlıktan uzaklaşmadığımız sürece bir yerde anlamlı olacak detaylar gizli. Nasıl algıladığımız ve nasıl baktığımız burada kendisine bir sebep buluyor. Nedenlere ve sonuçlara ihtiyacımız var. Bunun olması için de daha fazla çalışmak ve daha fazla önemsemek gerekiyor. Şu anda The Faceless'ın son albümünde olduğu gibi.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder