hayatın içindeki anlamları karıştırırken elimizdekilerin farkına varabiliyor muyuz acaba ? sorularla kafamızı karıştırıyoruz belki de. olması gerekene yaklaşmak adına bir çaba var içimizde. gökyüzündeki renk tayfları gibi bize huzur vermeye çalışıyor belki de. imkanlarımız dahilinde düşünüyoruz, bazen farkediyoruz, bazen farkedemiyoruz. imkanları kullanmak burada ortaya çıkıyor açıkcası. kafamızın karışıklığı da burada kaybolabilir. sadece dikkatli gözlerle incelememiz lazım. bunu başarabilirsek işlerin çok da karmaşık olmadığını anlarız. tutkuyla devam etmek lazım. onu bir kere ortaya çıkardığımızda gerisi bir akarsu gibi gelecektir. çok fazla susamak gibi. belki de bilgiye öyle açız ve öyle odaklanmış haldeyiz ki, kafamız bir nebze ilerlerken karışıyor. bu durumları farketmekte geç kalabiliriz ya da geç kalmasak bile elimizdekini anlamlandıramayabiliriz. her şeyin bir sonucunun olması gerekmiyor. süreçleri kavrayabilirsek, o zaman kafamızda çok çok daha netleşecektir mevzular. ne yapmamız gerektiğine dair, nasıl şekillendirmemiz gerektiğine dahil. bir sürü soruyu canlandırmak adına bunu yapabilmeliyiz.
sistematik olarak hayatın içine belirli algılar yerleştiririrz. bu algıların kabul edilebilir olduğu belli yerler vardır. bunları sistemin içine dahil ederiz. eğer kabul edemediğimiz şeyler varsa onları dışarda bırakmayı yeğleriz. elimizdeki sistemi tanımlamanın tek yolu belki de budur. bunu başarabilirsek bambaşka yerlere kapılar açılır. bunları net olarak algılamamız gerekir. becerebilmemiz önemlidir ama beceremediğimiz durumlar da olacaktır.hepsi aynı kalıplar içinde seyretmez. öncelik önemlidir belki de ama önceliği neye tanıyacağımız bundan daha önemlidir. somut olarak elimizdekileri değerlendirmenin bir yolunu bulabilirsek, o zaman sistem tam olarak işlevsel olan yerine dönmüş olur. matematiksel olarak varolamayız. duygularımız vardır. hissettiğimiz gerçeklikler vardır. bunların olduğu bir dünyada gerçekten varolmak güç ve sabır istemektedir.
düşüncelerimiz belirli kalıplarda hareket eder ve bir yeren bir yere taşınır. bunları net olarak göremeyebiliriz. bazen sadece hissederiz. hissettiğimiz gerçeklikte bazen yeterli olmaktadır. korkularımızdan sıyrılmamız gerekmektedir. korkularımız ile yüzleşebilirsek o zaman işlerin daha farklı olduğunu da kavramış oluruz. hepsi aynı sistemin bir parçası ve olması gerekeni her halukarda hatırlatmaktadır bize. elimizdekinin anlamı da budur. sistematik olarak çalışmak zorundayız. mücadeleyi her alana taşımak zorundayız. bu mücadele olmazsa o zaman belirli bir anlamı da olmayacaktır. sadece olması gerekene odaklanmamız gerektiği gibi bir algının içine hapsoluruz. bu algılardan çıkmanın ise tek yolu "çaba" göstermek ve daha fazla çalışmaktır. bunu becerebilirsek o zaman elimizdeki imkanlar da daha farklı şekillenecektir.
hayatı her zama tanımlamak isteriz. matemtiksel olarak tanımlayanlar için belirli düzlemler oluşmaktadır ama gerçeklik burada devam etmemektedir. gerçekliğin olduğu yerde daha fazla çaba olmalı ve daha fazla mücadele. bunu becerebilmeliyiz. bunu yapabilirsek o zaman anlamlı olan şeyler de daha farklı şekillenecektir. bizimle birlikte büyüyüen algıların içinde olması gerekene daha yakından bakmamız gibi. hayat bu gerçeklikler üzerinden tanımlanır. hayatın içindeki sırlardan bahsetmiyorum. bizim için önceliği olan gerçeklikten bahsediyorum. bu gerçekliği sağlayabilirsek o zaman daha farklı kalıplar içinde de devam edebildiğini görmekteyiz. sadece biraz daha fazla mücadele ve netlik. netleştirebilirsek düşüncelerimizi o zaman bambaşka kapılar açılacaktır. bu kapıları gördükçe daha fazla huzur bulabiliriz. o zaman mücadelenin anlamı da daha farklı olacaktır. bizim için tanımlanan gerçekliğin aynısı olarak devam edecektir. bunu kavramamız lazım. önceliklerimizi yeniden şekillendirmemiz lazım.
hayatın içinde mücadeleyi yeniden ateşlemek istiyorsak çaba göstermeli ve bunu becerebilmeliyiz. bunu başardığımız anda işlerin daha somut ilerlediğini ve bize somut gerçeklikler ve başarılar sağladığını da anlamış oluruz. bunu anlamak gerçekten zor olmasa gerek. sadece düşün ve odaklan. olması gerekeni yeniden şekillendir ve ayağa kaldır. mücadeleni yeniden tanımla ve güçlü dur. kafandaki soru işaretlerini azaltmalısın ki işler daha verimli olabilsin. olması gerekeni tanımlamak adına mücadele olması gerektiği yerde devam etmeli. bunu anlayabilirsen zaten işlerin daha verimli olduğunu da görebilirsin. bu da hayatımızdaki gerçeklik algısını yeniden şekillendirmek ve güçlü durmakla alakalı. mücadele varsa ve devam ediyorsa o zaman daha çok çalışmamız gerekmektedir.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder