21 Aralık 2011 Çarşamba

yapısal bütünlük

başlangıçlar ve sonlarla ilgileniriz, süreç ve anı yaşamak gibi gayelerimiz yoktur. bize mantıklı da gelmez zaten. peki niye? geçmiş ve gelecek kaygılarımız, an içinde olan olayları kavramamızı güçleştirir. bir sonuca bağlanmayacak fanteziler üzerinde hayatımızı şekillendiririz. ayın bazen beyaz ışık yaydığını düşünüp, güneş ile kıyaslamaya kalkarız. bu düşünceler elbette bize bir şey katmaz. sadece zaman içinde olan olayları uzatmaktadır. düşündüklerimizin belli kalıplar içinde akmasına izin vermeliyiz. belli düşüncelerin anlaşılması ve yol alabilmek için elimizden geleni yapmalıyız. hepsi süreçlerle başlar ve sonuca doğru evrilir. kafamızdaki doğruları bu düşünceler üzerinden kurgularsak, belki bir yere varmış olur. elbette bu düşünceler içinde klesinlik yoktur. kesinlik olabilmesi için keskin bir zihne ihtiyacımız vardır. bunu ancak bu şekilde aşabiliriz.

zihnimizde bazen canlanan kötü düşüncelerin arkasına, mutluluk veren bir arkadaşın telefon etmesiyle geçebiliriz. ne düşündüğümüz sistematik olarak bir kalıba oturmasa bile, anlamını daha net görüp devam edebiliriz. bazı düşünceleri yeniden canlandırabiliriz. kalıplarla düşünmediğimiz sürece alternatif kapılar açılabilir. bir yerde odaklanmamız gerekir. odaklandığımız zaman elimizdekileri daha net kullanabiliriz. odaklanmış olmak demek sistemli olmak demekle aynı şeydir bir anlamda. mücadele etmeli ve ortaya bir şeyler çıkarmalıyız. ne çıktığı çok önemli olmasa da yolda yürümek diye isimlendirilebilir. bir yolu bilmekle, yolda yürümek arasındaki farklılıklar burada da devreye girer. düşüncelerimizin şekillenişi bizi bir yere taşımaktadır. "çaba" nın olduğu yer diye de isimlendirilebilir.




insanların yaşamında olan şeyler bazen karmaşıktır, bazen bir o kadar kolaydır. anlayabilmek için dikkatli gözlerle bakmak gerekir. ne kadar dikkatli olursak olalım, motivasyonlarını görmek zordur. bazıları için film, bazıları için müzik, bazıları için kitaplardır. bunların birleştiği yerde devamlılık ortaya çıkar. nasıl görmek istediğimizle doğru orantılıdır. elimizdekini anlamakta buna benzer yollar izlemektedir. bu düşünceyi canlandırabilirsek adım attığımız yolun ilk basamağı olabilirler. denge çok önemlidir. dengeyi yakalayabilenler için düzenler vardır. bu düzenleri anlamasa bile oradadırlar.

belirli bir düzeni,n oluşması zaman alır. nerden başlanacağını bilmek gerekir. bu şekilde sistemli hale gelecektir. önemli olan basamakları doğru çıkmak. bunu olduğu gibi kabullenebilirsek, işler beklediğimizden biraz daha farklı gelişebilir.bu şekilde bir düzen oluşacaktır. nerden başlandığı önemli olsa da, ikinci basamak olarak nerden devam edilmesi gerektiği de önemlidir. bunları doğru kavrayabilirsek, efor harcamamız gereken konulardan birisi de azalmış olur.

aynı döngüler insanı yakalar. aynı döngüler belki çok uzun bir süre onu esir eder. geldiği noktada nasıl davranmamız gerekir gibi sorular bizi esir alır. olması gerekene yaklaşmak böyle bir şeydir sanırım. o sistematik durumu kavrayabilirsek, düze çıkmak daha yakın olacaktır. elimizdekileri adam gibi değerlendirmek dileğiyle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder